04 Şubat 2007

Ördeklerim




İlk pantolonumu aldığım yaşlarda birkaç ördeğimiz vardı. Sonrasında bunlara yedi de şirin yavru katıldığında küçük bir ördek filomuz olmuştu. Bu filoyu meranın oradaki dereye ben mi götürürdüm yoksa doğal bir içgüdü ile kendileri mi giderdi bunu hala bilemiyorum. Onları bu yolculukta annelerinin yanı sıra kolaçan etmek ve dere kenarında saatlerce izlemek beni çok mutlu ederdi.

Gagaları ve ayakları dışında sapsarı olan yavruların vak vak seslerine, paytak paytak yürümelerine bayılırdım. Sığ suya dalarken gövdelerinin büyük kısmının dışarıda kalışı bana çok komik gelirdi. Aynı ördek yavruları gibi sapsarı olan civcivler hadi neyse onların kocaman anneleri bile bunu yapamazdı. Hazırcıydı onlar, bir tas buğdayı önlerine atsan bile vak demezlerdi. Birde ördeklerin suya dalıp yem bulduklarında neşeyle o yassı gagalarını takırdatmaları yok mu bu durum tıpkı ninemin kollu dikiş makinesine benzerdi.

Filo yorulup dinlenmeye geçtiğinde, tayfaların her biri farklı yönleri görecek şekilde yatardı. Daha güzeli de 180 derece çevrilen başlarını sırtlarına yaslayarak uyumaları idi. Derileri üzerinde taşıdıkları hava balonları ile su üzerinde batmadan durabilirler, perdeli ayakları ile de çok iyi yüzerlerdi. Kimilerimiz çirkin ördek yavrusu deyimini kullansa bile ben böyle bir yavruya hiç rastlamadım.

O gün tayfaların ilk dereye dalışlarından sonra gördüm ki hepsinin küçük sarı tüyleri ıpıslak olmuş ve çamurla lekelenmişti. Bunu görür görmez şu pantolon hikâyesinde yaşadıklarımdan olsa gerek hemen koşarak eve döndüm. Önce kümese gidip iki tavuk yumurtası kaptım, sonra da bakkala geçtim. Yumurtalara karşılık bir tane Vilma marka tarak aldım. Bu takastan gayet memnun bir şekilde yine koşarak dere kenarına indim.

O çocuk aklımla filodaki bütün tayfaların tüylerini taramıştım.

12 yorum:

Adsız dedi ki...

Bu hikayeden sonra bir kez daha benden önce dogdugun icin seni kiskandim.Cünkü sen köy hayatimizin basrolünde oynadin.Oysa ben köyümüzü sadece hasat veya pancar zamani trenle veya traktörle gidilen ameli günlerle hatirliyorum.Erken gelenlerin faydasi...Cirkin ördek yavrusu hic görmedin mi? Niye arasira aynaya baksana.Tebrikler KOSOVALI

Adsız dedi ki...

Hikayeni okuyunca; eve su bağlatabilmek için günlerce yol boyu,dere tepe demeden arklar kazarak çalışan babam ve erkek kardeşim geldi.Babamın yanında oturmuş ördekleri ve annelerini seyrediyormuş küçük kardeşim ve o dönemlerde 4 yaşında var yok, dönüp babama soruyor baba ben senin babam olduğunu biliyorum, ya bu ördekler anneleri olduğunu biliyor mu ? Babam soru karşısında dopu kalıyor tabiki yanıtı yok sorunun..şimdi saçları taranan ördekleri düşününce :)) yüreğine sağlık güzel anlatımına tşk.ederim..Ayfer

Adsız dedi ki...

HAHAHAHAHAHAHAH cok guzeeeel, gozumde canlandirdim hemen sirinmik ordekcikleri :)) ilahi Ori! cok hos! :)

Sem dedi ki...

Bir Pazartesimizi daha aydınlattın; hatta karın doğru dürüst yağıp başaramadığını sen başardın:) Tebrikler ve tekrarlısından teşekkürler. Sen Kosovalı'ya bakma burda haftanın fotoğrafında onun resmini yarımlamıyorsun diye sitem yapıyor olabilir:)))

Adsız dedi ki...

Orda ördek yavrularını o kadar izleyene kadar Fransızca çalışsaydınız daha iyi olmazmıydı diye düşündüm yazınızı okuyunca. Yazılarınız kitaba dönüştüğünde Fransızcaya çevrilecekse haberim olsun, yardımcı olabilirim.

Adsız dedi ki...

Ori Bey, Kurulumuza iştigal eden önemli sayıda başvurulara göre, yazınızda çirkin olmayan 7 ördek yavrusundan bahsetmişsiniz, ama yalnızca 4 tane yavruyu resimlemişsiniz. Okuyucu kitlenizden bazıları buna çok üzülmüş bize niye diğer 3 ördek yavrusununu görme şansı verilmedi diye üzülmüşlerdir. Kurul olarak onların üzüntülerini dile getirmek bize düşmüştür. Lütfen ilerde bu tür ayrıntılara özen gösteriniz.Bu arada yazınız kurulumuz tarafından beğenilmiş ve tasvip edilmiştir.

Adsız dedi ki...

DİDEM :))....walla bu kanka ördekçikleri görüpte tebessüm etmemek mimkin değil :)o yaşta ki ticari zekanıza da ayrıca brova demek istiyorum.ben de küçükken tavuk beslerdım arada sırada da ordekçikler alırdık.arada diyorum çünkü her pazar zamanı yalvar yakar aldırır 2 gün sonra ziyan ederdik hayvacıkları.yanı ole bı gol kenarı yüzüşlerini izlemek filan nerdee...gerçekten sanşlıymıssınız....

Adsız dedi ki...

ördekler güzel ama bence en şirini köpek yavrusu.gözleri yeni açılmış bir yavruyu büyütmek ve onun seni koruyan kocaman bir köpek olduğunu görmek çok güzel.dino isimli çoban köpeğim harikaydı.onu yitirdiğimde duyduğum üzüntütü hatırlayınca tekrar bugün gibi hissederim.iyi çalışmalar.kayınçon

Cemre Kabaş dedi ki...

O zamandan belliymiş iyi kalpli olacağın ori:)Sen git tara civcivleri...Ben civciv beslemek isterdim:)Bizim komşu balkonunda bakardı civcivlerine sonra onlar kocaman oldu balkonda uçmaya başladılar o sevimli sarı yawrucaklar bir gün o kadar sevimli olmuyorlar bu gerçeği görünce bende vaz geçtim bu sevdadan:(

Adsız dedi ki...

yazilari okurken tenceremin dibini yaktim...iyi mi...:))

Adsız dedi ki...

Ori cim bravo! Cocukta yaraticilik diye buna derim ben! bi de merak ettim acaba sonralarinda Berber/Kuafor ya da Kuru Temizleyici olmayi hic dusunmusmuydun diye...

Adsız dedi ki...

meliha(bir dost)

şirin şey..harikasın ya..sen çok yaşa emi.tüm o anlattıkların gözümün önünden geçti..yaşamışım gibi..muzur sevimli çocukkk...